Yeni Anayasa Taslağı Değerlendirmeleri -1
ANAYASA DEĞİŞİKLİKLERİNİN İNCELENMESİ
GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE ANAYASA DEĞİŞİKLİKLERİ
Refrandum süreci |
Yürürlük tarihinden, günümüze kadar 1982 Anayasasında yapılan
değişikliklere ilişkin tablo aşağıdadır;
Kanun
No.
|
TBMM’de Kabul Tarihi
|
Halkoylaması Tarihi
|
Değiştirilen Maddeler
|
Resmî Gazete
Tarih - Sayı
|
3361
|
17/5/1987
|
-
|
67,
75, 175, Geçici 4
|
18/5/1987
–19464 Mükerrer
|
6/9/1987
|
Geçici
4
|
Halkoylaması
Sonucu:
12/9/1987-19572
|
||
3913
|
8/7/1993
|
-
|
133
|
10/7/1993
- 21633
|
4121
|
23/7/1995
|
-
|
Başlangıç,
33, 52, 53, 67, 68, 69, 75, 84, 85, 93, 127, 135, 149, 171
|
26/7/1995-22355
|
4388
|
18/6/1999
|
-
|
143
|
18/6/1999-23729
Mükerrer
|
4446
|
13/8/1999
|
-
|
47,
125, 155
|
14/8/1999-23786
|
4709
|
3/10/2001
|
-
|
Başlangıç,
13, 14, 19, 20, 21, 22, 23, 26, 28, 31, 33, 34, 36, 38, 40, 41, 46, 49, 51,
55, 65, 66, 67, 69, 74, 87, 89, 94, 100, 118, 149, Geçici 15
|
17/10/2001-24556
Mükerrer
|
4720
|
21/11/2001
|
-
|
86
|
1/12/2001-24600
|
4777
|
27/12/2002
|
-
|
76, 78
|
31/12/2002-24980 3. Mükerrer
|
5170
|
7/5/2004
|
-
|
10,
15, 17, 30, 38, 87, 90, 131, 143, 160
|
22/5/2004-25469
|
5370
|
21/6/2005
|
-
|
133
|
23/6/2005-25854
|
5428
|
29/10/2005
|
-
|
130,
160, 161, 162, 163
|
9/11/2005-25988
|
5551
|
13/10/2006
|
-
|
76
|
17/10/2006-26322
|
5659
|
10/5/2007
|
-
|
Yeni
Geçici 17
|
18/5/2007-26526
|
5678
|
31/5/2007
|
21/10/2007
|
77,
79, 96, 101, 102
|
16/6/2007-26554
Halkoylaması
Sonucu:
31/10/2007-26686
|
5735
|
9/2/2008
|
-
|
10, 42
|
23/2/2008-26796
|
5982
|
7/5/2010
|
12/9/2010
|
10,
20, 23, 41, 51, 53, 54, 74, 84, 94, 125, 128, 129, 144, 145, 146, 147, 148,
149, 156, 157, 159, 166, Geçici 15, Yeni Geçici 18 ve 19
|
13/5/2010-27580
Halkoylaması
Sonucu:
23/9/2010-27708
|
6214
|
17/3/2011
|
-
|
59
|
29/3/2011-27889
|
6718
|
20/5/2016
|
-
|
Yeni
Geçici 20
|
8/6/2016
- 29736
|
Tablo incelendiğinde 1987 yılından 2016 yılına kadar Anayasanın 18 kez değiştirildiği ve bu değişiklikler ile 177 maddeden teşekkül eden Anayasanın, bazı maddelerinin birden çok kez olmak üzere, 87 adet maddesinin değişikliğe uğradığı görülecektir. Bu tablo Anayasanın % 49'luk kısmının değişim geçirdiğini ortaya koymaktadır.
Adalet ve Kalkınma Partisi ve Milliyetçi Hareket Partisi Milletvekillerinin ortak önergesi olarak TBMM'ne gelen 18 maddelik son Anayasa değişiklik teklifi, 26.01.2017 günü 339 evet oyu ile Meclis Genel Kurulunda kabul edilmiş ve referandum süreci işlemeye başlamıştır. 18 maddelik değişiklik teklifinin referandumda kabul edilmesi durumunda, 82 Anayasasının 8 maddesi ilk defa değişecek olup, bu durumda Anayasanın %53'lük kısmı değiştirilmiş olacaktır.
Çözüm Değil Sorun Üreten Anayasa
Yürürlükte olduğu 35 sene boyunca, bu denli değiştirilen bir Anayasanın, ülkenin temel ihtiyaçlarına uygun düşmediği ve toplumca kabullenilmediğinden sebep bu değişikliklere maruz kaldığına ilişkin bir tespit hatalı olmaz. Son değişiklik teklifi hariç olmak üzere, Anayasada yapılan tüm geçmiş değişiklikler, Anayasanın belirlediği "Hükumet Sistemi" ile uyumlu olarak yapılmıştır.
82 Anayasası, anayasa tekniği açısından incelendiğinde Yarı Başkanlık ile Parlamenter Sistem arasında bir noktada kaldığına ilişkin değerlendirmeler yapıla gelmiştir(bkz). Özellikle, 2007 referandumu ile Cumhurbaşkanının halk oyu ile seçilmesine ilişkin değişiklikten sonra 82 Anayasasında yer alan yürütme modelinin hukuken olmasa da, güçlü siyasi liderlerin Cumhurbaşkanı seçilmesi olasılığı karşısında, siyasi olarak başkanlık benzeri bir yapıya büründüğü haklı olarak dile getirilmiştir. Gerçekten de 82 Anayasasının Cumhurbaşkanına tanıdığı aşırı yetkilere karşı, Onun sorumluluğa ilişkin düzenlemeleri yapmamış olması ve üstüne halkoyu ile seçilmenin devreye girmesi ile 82 Anayasası tezatlıklar manzumesi halini almıştır.
18 maddeden teşekkül eden değişiklik teklifi; bu sorunlu durumu, yürütme modelini "Başkanlık" olarak belirleyerek çözme iddiası ile ortaya çıkmıştır. Türkiye darbeci üç general ve onların aklına ve vizyonuna hizmet eden "kurucu meclisin!" vizyonsuzluğunun ve buna ek olarak zaman içinde siyasi sistemi zorlama gerekçeler ile sabote eden sözde hukukçuların vebalini aşırı bölünmüş bir referandum süreci ile ödemenin arifesindedir.
Başkanlık veya Parlamenter sistem veya herhangi bir yönetim modeli, toplumlara tek başına huzuru, refahı veya demokrasiyi getirmez, getiremez. Toplumun tüm katmanlarının ve bireylerinin demokratik tartışma ve müzakere kültürünü içselleştirmesi, karşısındakine azami saygıyı ortaya koyacak standart olgunluğa erişmesi ile ortaya çıkacak demokratik kültür Anayasa veya başkaca herhangi bir kanun ile temin edilemez.
1982 Anayasası iflas etmiş bir mantığın ürünüdür. Yürürlük tarihinden bu yana, bu sakat zihniyetin ürünü olan bu metni bir şekle şemala koyma çabası kendisini açıkça göstermektedir. Ne var ki, tüm iyi niyetli çabalara rağmen temeli sakat olan bir yapının üzerine sağlıklı bir bina inşa etmek mümkün değildir. 18 maddelik bu değişiklikte Türkiye'nin her anlamda sivil, katılımcı ve doğru bir anayasaya duyduğu ihtiyacı ve talebi ortadan kaldırmayacaktır.
Biz seri yazılar halinde, değişiklik teklifini aklımız erdiğince, inceleme ve değerlendirme gayreti içinde olacağız. Ne var ki, değişiklik kategorik olarak başkanlık modelini öngörmüş olmasına rağmen, seçim ve siyasi partiler kanunları gibi siyaseti şekillendiren ana kanunların değişip değişmeyeceği bilinmeden, teklif metnini doğru ve bihakkın değerlendirmek kanaatimizce mümkün değildir. Ancak, şu hususu tespit ile ilk yazımızı sonlandıralım; teklif metni ne karşıtlarının ifrata varan ifadeleri ile kötüledikleri derecede sorunludur, ne de destekleyenlerin ifade buyurdukları üzere her derede dermandır.
Av. Murat Keçeciler
18 maddeden teşekkül eden değişiklik teklifi; bu sorunlu durumu, yürütme modelini "Başkanlık" olarak belirleyerek çözme iddiası ile ortaya çıkmıştır. Türkiye darbeci üç general ve onların aklına ve vizyonuna hizmet eden "kurucu meclisin!" vizyonsuzluğunun ve buna ek olarak zaman içinde siyasi sistemi zorlama gerekçeler ile sabote eden sözde hukukçuların vebalini aşırı bölünmüş bir referandum süreci ile ödemenin arifesindedir.
Başkanlık veya Parlamenter sistem veya herhangi bir yönetim modeli, toplumlara tek başına huzuru, refahı veya demokrasiyi getirmez, getiremez. Toplumun tüm katmanlarının ve bireylerinin demokratik tartışma ve müzakere kültürünü içselleştirmesi, karşısındakine azami saygıyı ortaya koyacak standart olgunluğa erişmesi ile ortaya çıkacak demokratik kültür Anayasa veya başkaca herhangi bir kanun ile temin edilemez.
İflas Etmiş Bir Mantığın Sonucu Olan Anayasa
1982 Anayasası iflas etmiş bir mantığın ürünüdür. Yürürlük tarihinden bu yana, bu sakat zihniyetin ürünü olan bu metni bir şekle şemala koyma çabası kendisini açıkça göstermektedir. Ne var ki, tüm iyi niyetli çabalara rağmen temeli sakat olan bir yapının üzerine sağlıklı bir bina inşa etmek mümkün değildir. 18 maddelik bu değişiklikte Türkiye'nin her anlamda sivil, katılımcı ve doğru bir anayasaya duyduğu ihtiyacı ve talebi ortadan kaldırmayacaktır.
Biz seri yazılar halinde, değişiklik teklifini aklımız erdiğince, inceleme ve değerlendirme gayreti içinde olacağız. Ne var ki, değişiklik kategorik olarak başkanlık modelini öngörmüş olmasına rağmen, seçim ve siyasi partiler kanunları gibi siyaseti şekillendiren ana kanunların değişip değişmeyeceği bilinmeden, teklif metnini doğru ve bihakkın değerlendirmek kanaatimizce mümkün değildir. Ancak, şu hususu tespit ile ilk yazımızı sonlandıralım; teklif metni ne karşıtlarının ifrata varan ifadeleri ile kötüledikleri derecede sorunludur, ne de destekleyenlerin ifade buyurdukları üzere her derede dermandır.
Av. Murat Keçeciler
Yorumlar
Yorum Gönder